Cem Karaca ve Apaşlar - Karanlık Yollar (1968)

Anatolian Rock Revival Project
Anatolian Rock Revival Project
65.5 هزار بار بازدید - 8 ماه پیش - İllüstrasyon: Özdeniz Dereli------------------------Cem Karaca -
İllüstrasyon: Özdeniz Dereli
------------------------
Cem Karaca - Solist
Mehmet Soyarslan – Beste & Gitar
Yalçınkaya Tümay – Gitar
Ahmet Tuzcuoğlu – Bas Gitar
Timur Fildişi - Davul

Muhtar Cem Karaca 1945'te İstanbul’da doğar. Sanatçı bir çiftin çocuğudur. Müzikle ilk tanışması annesinin teyzesi Rosa Felegyan'ın Cem Karaca'ya piyano notaları ve nağmelerini öğretmesiyle olur. Robert Lisesi'nde okuması sebebiyle o yıllarda popüler olan Rock’n Roll'un etkisiyle müziğe başlar.

1965'te askere giden Karaca için askerlik müziğini değiştirir. Askerde bir arkadaşının bağlama çalışıyla çok beğenmediği Anadolu tarzındaki müziğe aşık olur. Hayatının sonuna kadar bu tarzı müziğinden eksik etmez. Karaca bu anıyı: “O noktada türküleri tanıdım ve baktım ki ben yanlış bir coğrafyada yanlış bir lisanla şarkı söylemek zorunda değilim. Ben doğru bir coğrafyada doğru bir lisanla şarkı söylemek zorundayım” diyerek anlatır.

Askerden sonra Şubat 1967'de gitarist Mehmet Soyarslan'ın kurduğu Apaşlar grubu ile tanışır. Birlikte Altın Mikrofon 1967'ye katılırlar. Yarışmaya katıldıkları Emrah şarkısı Erzurumlu Emrah'ın şiirine yapılmış bir Karaca bestesidir. Yarışmada ikinci olurlar ancak birinci olan gruptan daha çok ilgi görürler. Cem Karaca ve Apaşlar, 1968'de Almanya'ya gidip Ferdy Klein Orkestrası ile 45'likler kaydeder. Bu dönemde Soyarslan şarkısı "Resimdeki Gözyaşları" Karaca'nın Emrah'tan sonraki ikinci hit parçası olur. 1969'da grup içinde fikir farklılıkları oluşmaya başlar. Karaca, siyasi müziğe kaymak isterken Soyarslan bu değişime karşıdır. "Bu Son Olsun / Felek Beni" plağından sonra grup dağılır. Grup 1970 senesinde “Emrah/Karanlık Yollar ” plağını yayınlar. Bestesi Mehmet Soyarslan’a ait Karanlık Yollar eseri Özen Film reklamlarında da kullanılır. Enstrümantal kayıt olduğu için Cem Karaca kayda katılmaz. Apaşlar dönemi bittikten sonra grup müziğine devam etmek isteyen Karaca, Apaşlar'ın bas gitaristi Seyhan Karabay ile Kardaşlar grubunu kurar. Grup üyeleri sabitlendikten sonra, Almanya'da kayıt yapmaya karar verirler ancak çıkan salgın yüzünden birlikte Almanya'ya gidemezler. Cem Karaca Köln'e tek başına gider, Apaşlar arasından sonra burada bestelerini ve Anadolu türkülerini Ferdy Klein orkestrası ile kaydeder. Bu birliktelikte 4 plak kaydederler.

Eylül 1972 yılında Karaca Kardaşlar’dan ayrılır. Karaca Kardaşlar’dan ayrılıp Moğollar’a geçerken, Moğollar’ın solisti Ersen Dinleten Kardaşlar’a geçer. Moğollardan ayrıldıktan sonra Karaca 1974 yılında Dervişan'ı kurar. Şubat 1975'te Karaca'nın en önemli eserlerinden biri olan "Tamirci Çırağı" yayınlanır. Şarkıdaki "İşçisin sen, işçi kal" söylemi Karaca'nın siyasi duruşunu da ilk kez bu kadar açık gösterir. 1977 yılında “Yoksulluk Kader Olamaz” LP’sini piyasaya sürerler. Bu albümdeki “Sevdan Beni” eseri aslında Ahmet Arif'in şiiridir. Bu albüm Türkiye’deki protest müziğin etkilerinin en çok olduğu albümdür. Albüm aynı zamanda zamanın progresive müzik türünün de en iyi örneklerinden biridir. Özellikle bu albümün ardından üstlendiği politik yapı nedeni ile grubun konserlerinde çatışmalar çıkar. 1978 yılında giderek daha da politikleşmesi sebebiyle grup dağılır.

Karaca 1979'da Almanya'ya taşınır. Nazım Hikmet şiirlerine yaptığı bestelerle Hasret'i yayınlar. Mart 1980'de Sıkıyönetim Mahkemesi'nde Karaca'nın 1 Mayıs plağı, komünizm progandası nedeniyle yargılanmaya başlar. Karaca, bu dönemde Avrupa turnesine başlar. Dava başladıktan kısa süre sonra babası Mehmet Karaca'yı kaybeder fakat cenaze törenine katılamaz. Mahkemenin çağrılarına rağmen o dönemlerde adil yargılanmaya güvenmediği için ülkeye dönmez. 6 Ocak 1983'te Yılmaz Güney'le aynı gün vatandaşlıktan çıkarılır. Sonrasında bir arkadaşının vasıtasıyla Turgut Özal’la görüşerek ülkeye dönmek istediğini belirtir. 1987'te gurbette geçirdiği yılların ardından çok sevdiği vatanına döner.

Karaca müzik hayatı ile ilgili şunu söyler: “Pirsultan Abdal, Karacaoğlan, Dadaloğlu Emrah gibi onlarca ozanlarımız türküleri söylene söylene kendi varlıklarını devam ettirmişler. Bir gün benim türküm söylenmezse şarkım söylenmezse işte o zaman… Eyvallah!”

------------------------
Anatolian Rock Revival Project'e destek vermek isterseniz:
https://bit.ly/2Fi8kpl

You can contribute to our project via Patreon:
https://bit.ly/2Fi8kpl
------------------------

To follow us on other mediums:
Instagram ► Instagram: anatolianrockrp
Facebook ► Facebook: AnatolianRockRevivalProject
Twitter ► Twitter: AnatolianRockRP
Spotify ► https://open.spotify.com/user/5yx6jmr...
SoundCloud ► SoundCloud: anatolian-rock-revival-pr
------------------------
Translation: Sami Umut Can
Analog Mastering: Arşivplak/Volga Çoban at Studio Arsivplak, London
Digital Remastering: Sinan Güngörer
------------------------
A project dedicated to bringing pieces from Turkish Rock History into the light with unique artworks.

"All music rights belong to their rightful owners."
8 ماه پیش در تاریخ 1402/09/21 منتشر شده است.
65,511 بـار بازدید شده
... بیشتر