Grup Yorum - Sibel Yalçın Destanı I Geliyoruz © 1996 Kalan Müzik

Kalan Müzik
Kalan Müzik
335.9 هزار بار بازدید - 9 سال پیش - ▶ Şarkıyı Playlist'e Kaydetmek İçin:
▶ Şarkıyı Playlist'e Kaydetmek İçin: https://orcd.co/geliyoruz
▶ Grup Yorum'un tüm şarkıları burada: https://bit.ly/3ysWTdM
Kalan Müzik YouTube kanalına abone olmak için tıklayın: https://goo.gl/hzYosd

Grup Yorum -  Sibel Yalçın Destanı I Geliyoruz © 1996 Kalan Müzik
Söz - Müzik: Grup Yorum
Şiir: Nihat Behram

daha onsekizinde, ömrünün baharında. ölüm daha çok uzak yaşına. umut onunla, sevinç onunla, gelecek onunla. yükselsin diye erdemin bayrağı semalarımızda, onsekizinde, ömrünün baharında, yüreğine doldurup umudu, düştü hasretinin ardına... erken büyüyor çocuklarımız. onaltı yaşında direnişçi, onsekizinde bir kahraman. öyle bilge, öyle insan. gözlerinde gökyüzünün yedi rengi...

uyanıyor bir haziran sabahında istanbul. uyanıyor gazi, uyanıyor armutlu. okmeydanı uyanıyor. gün dönüyor, varoşlardan akıyor hayat. taze bir bahar havası sokaklarda. uyanıyor istanbul, gencecik bir kızın, sibel'in zafer sloganlarıyla. bu haykırış, bu slogan, bu ses... tanıyor bu sesi insanlık. binlerce yıl öncesinden, anadolu köylerinden tanıyor. baba ishak'tan, demirci kawa'dan, köroğlu'ndan, bedrettin'den tanıyor. pir sultan'ın sesi bu, yuzyıllar öncesinden bugüne uzanan... bir ana nasıl korursa yavrularını kötülüklerden, bir güvercin nasıl çırpınırsa yavruları için; öyle koruyor yoldaşlarını. onun mayasında vefa var, özveri var. tereddütsüz kendini feda etmek var yolunu gözleyenlere. o, feda kuşağının evladı. kaç gez geçti de ateş çemberinden, kaç kez sınadı da yüreğini kavgada, öyle aldı bu yükü omuzlarına. geri çekiliyor vuruşa vuruşa, gecekondular sıralanmış yolu boyunca.çiçekleniyor sokaklar, o vuruştukça. gözler aralamış perdeleri. "gir içeri" diyor gözler, "burası siper, burası vatan sana."

sırtından sıvazlıyorlar sibel'i, gözlerimizden bir damla yaş olup akanlar. dört mevsime, yedi iklime sorduklarımız. canımızdan çok sevdiklerimiz. kulağına eğiliyorlar ve "sor bunların hesabını" diyorlar. "bir vakit orman kuytuluklarına atılmanın, dipsiz kuyulara salınmanın, ahlaksızlıkların, namussuzlukların... sor bunların hesabını... makineye kaptırılan kol için sor, üzerine kurşun yağan bedenler için sor". güç veriyorlar, damarlarına taze kan oluyorlar akacaklarını bile bile... "asıl siz teslim olun"

biz hiç teslim olmadık ki! pir sultan, teslim olmadı ki hızır paşa ya!.. mahir, teslim olmadı ki!.. bedrettin bir kez bile el pençe divan durmadı ki!.. seyit rıza darağacında kendi çekti ya ipini!.. çiftehavuzlar'da, bağcılar'da nazlı nazlı dalgalanan bayrağımız, sabolarımız, sinanlarımız, niyazilerimiz hiç teslim olmadı ki! yazmaz tarih kitapları başeğdiğimizi zulmün önünde. ölüme; yarine hasret bir sevdalı gibi sarılıp öylece ölürüz de başeğmeyiz yine de zulmün önünde...

ey evladını yitirmiş analar! ey şafak söktüğünde yolla dizilip, gecekondu sokaklarında çamura, toza bulananlar. alnından akan terle toprağı işleyenler. bir dilim ekmek için, gün doğumuyla gün batımını kör, karanlık mahzenlerde yitirenler. ey işçiler! gökkuşağının renkleriymişçesine tamamlayanlar birbirlerini. anadolu'ya can katanlar, halklarımız...

öpün, koklayın hasretle. vatan diye kucaklayın şimdi o gülen fotoğrafı... sibel'i...

Selam sana yoldaş selam
Selam silah elde düşenlere
Düşen yoldaş der ki "Yola devam"
Ne güzel gülüyorsun ey
Düşen yoldaş der ki "Yola devam"
Ne güzel gülüyorsun
Alnında parlayan güneş (alnında parlayan güneş)
Yolumuzu aydınlatıyor (yor)
Selam sana yoldaş selam
Devam kavgaya devam hey
Selam sana yoldaş selam
Devam kavgaya devam
Dinleyin kardeşlerim yoldaşım türkü söylüyor
"Mutlaka kazanacağız zafer bizimdir" diyor hey
"Mutlaka kazanacağız zafer bizimdir" diyor
Selam sana yoldaş selam ne güzel gülüyorsun hey
Selam sana yoldaş selam devam kavgaya devam
Devam kavgaya devam

"haykır acını ey halk! başeğme haykır!
bir yol kavşağındasın ve ancak
yaraların haykırışlarla onarılır
bir yol kavşağındasın ve senin
değişmek için çırpınıyor kaderin
kuşan alnında biriken o kara teri
sırtında şakırdayan kırbacı kopar
soluk al ışıldat o mazlum yüreğini
bak korlaştı acıların, kozalandı
ey halk! parçala şu nankör suskunluğunu başkaldır artık
sevginin ve öfkenin uğultusunu
bağrına vura vura taşırken sana
karşılık gözetmiyor bu gencecik insanlar
ne barbarın tehdidi ne dişleri kıran elektirik
dalga dalga yayılan o rüzgarı durdurabilir
bu direniş senin için ey halk
bu çığlık senin kollarınla yıkılsın şu köhne dünya
ve coşkuyla yeniden kurulsun diye çınlatıyor hayatı
bir yol kavşağındasın fakat mutlaka değişecek kaderin
bunu bekliyor şu ıslak çukurlarda üşüyen çocuk
bunu bekliyor gözevleri kurutulmuş analar
bunu bekliyor zincirin oyduğu bilek
bunu bekliyor açlık, kuraklık, ılık ılık akan kan
bunun için en genç yerimizi ölümle tanıştırdık
kuşan kendini artık biraz da gövdeni yüreğinle kırbaçla
ey halk! haykır acını! bu kara dumanı dağıt"

http://kalan.com/
AppleMusic: kalan-m%C3%BCzik
Instagram: kalanmuzikk
Twitter: Kalan_Muzik
Facebook: KalanMusic
9 سال پیش در تاریخ 1394/09/21 منتشر شده است.
335,938 بـار بازدید شده
... بیشتر