Romanya'nın Braşov Şehrini Romen Arkadaşlarla Geziyoruz 🇷🇴
67.1 هزار بار بازدید -
2 سال پیش
-
Braşov’a arabayla geldik, kalacağımız yere
Braşov’a arabayla geldik, kalacağımız yere yerleştik, Romen restoranlarının olduğu caddeye gittik. Dar sokaklardan geçtik. Tarihi kiliseler gördük. Teleferikle fotoğraf çekildik. Meydandaki kalabalığı gördük. Burası Romanya’nın en güzel şehirlerinden biri
Zamanında Transilvanya, Macaristan topraklarıymış. Osmanlı’dan korkan Macar kral, Transilvanya’yı koruması için bir Alman kökenli şövalye topluluğunu (Teutonic Knights) davet etmiş. Braşov’u 13. yy’da onlar kurmuşlar.
Ticaret yolları üzerine olması ve vergiden muaflığı sebebiyle burada inanılmaz bir zenginlik birikmiş. Bu sebeple buranın mimarisi masallardan fırlama güzellikte.
Siyah Kilise (Black Church)
Siyah Kilise, Viyana’dan İstanbul’a kadar olan alanda en büyük gotik kilise. 1383-1480 arasında inşaa edilmiş. İçerisinde 4000 borulu bir kilise orgu var ve burada 1891’den beri Temmuz ve Ağustos aylarında kilise orgu resitalleri veriliyormuş.
İsmi neden mi siyah? Çünkü 1689 yılında çıkan yangında cephesi kararmış da ondan. Sonra içini yenilemişler tabi. Sonuç olarak ortaya içeriden Barok, dıştan Gotik tarzda bir kilise çıkmış. Siyah Kilise, sadece tarihi hikayeleri ile de meşhur:
Birinci hikaye kilisenin iç duvarlarındaki kurşun izleri hakkında. Kilisenin içinde küçük bir turla duvarlarda kurşun izlerini hatta kurşunların kendisini bile görebiliyorsunuz. İzler düşündüğünüz kadar eski değil. Bunlar 23 Aralık 1989’daki Romanya’da komünizm karşıtı devrimin izleri. Tüm sokak boyunca kiliseye kadar devam ediyorlar. Tabi ki bunlar anonim izler. Silahların kim tarafından ateşlendiği belli olmasa da o kaotik dönemi hissedebiliyorsunuz.
Diğer hakkında çok konuşulan bir yanı da kilisenin dış cephesindeki sütunlardan birinin çatı ile birleştiği yerdeki çocuk heykeli. Çocuk sanki yere bir şey düşürmüş de eğilip onu almaya çalışıyormuş gibi tasvir edilmiş
Piata Sfatului
Sayısız restoran, kafe ve konaklama olanakları burada toplanmış olduğundan şehrin kalbi taa Ortaçağ’dan beri Piata Sfatului Meydanı’nda atıyor. Tam bir Alman Marktplatz’ı. Meydanın ortasında Trompetçi Kulesi ve Casa Sfatului yani konsey binası var. Bu kulede zaman zaman geleneksel kostümler içinde trompetçiler müzik yapıyor.
Biliyorsunuz, Dracula‘nın memleketi Romanya batıl inançların çok kuvvetli bir yermiş. Ne kurt adam, zombi hikayeleri çıkmış bu topraklardan. Eskisi kadar rağbet görmese de hala batıl inançları olan, hatta hatta doğaüstü yaratıklara inanlar var
Mt Tâmpa
Neredeyse tüm Braşov’u çevreleyen Karpat Dağları’nın bir uzantısı olan Tâmpa Dağı, Braşov’u tepeden görmek için en iyi nokta. Burası aynı zamandaTeutonic Knights tarafından yapılan Braşov’un ilk kalesinin de bulunduğu yer.
Şehirden yaklaşık 400 metre yükseklikteki dağa teleferikle üç dakika içinde çıkılabiliyor. Teleferik, şehrin doğusundaki Tiberiu Brediceanu Parkı ile Restoran Casa Pădurarului arasında bir yerden kalkıyor. Pek fazla göz önünde değil ama kime sorsanız gösterir. Yukarıda Restoran Panoramic son durak. Yürümek de ayrı bir opsiyon tabi ki. Dağ boyunca zigzag yolları takip ederek Hollywood stilindeki Braşov yazısına ulaşıyorsunuz. Burada da bir manzara terası var
Cafe
Braşov tam bir cafeler şehri. Sokak aralarında ve her köşe başında lokal çok güzel cafeler var. Croitaria de Cafea, Galleria Art and Coffee, Dr. Jekelius – Pharmacy Cafe ve Shake Coffee bunlardan bazıları.
Bistro
Şehirde bistro yaygın bir kültürü var. Genellikle hepsinin atmosferi güzel ve tarzları da uluslararası-lokal karışık. Biraz turistik olasalar da en iyilerden bazıları Albert Bistro ve Bistro de L’Arte.
Restoran
Daha şık bir ortam ve daha üst sınıf bir akşam yemeği için Restaurant Belvedere manzarasıyla da etkileyici.
Lokal Mutfak
Daha otantik bir seçenek olarak Sergiana tipik Romanya lezzetlerini bulabileceğiniz çok uygun bir yer.
Instagram.com/gezencan
Twitter.com/gezencan
Facebook.com/dunyayigezencan
Zamanında Transilvanya, Macaristan topraklarıymış. Osmanlı’dan korkan Macar kral, Transilvanya’yı koruması için bir Alman kökenli şövalye topluluğunu (Teutonic Knights) davet etmiş. Braşov’u 13. yy’da onlar kurmuşlar.
Ticaret yolları üzerine olması ve vergiden muaflığı sebebiyle burada inanılmaz bir zenginlik birikmiş. Bu sebeple buranın mimarisi masallardan fırlama güzellikte.
Siyah Kilise (Black Church)
Siyah Kilise, Viyana’dan İstanbul’a kadar olan alanda en büyük gotik kilise. 1383-1480 arasında inşaa edilmiş. İçerisinde 4000 borulu bir kilise orgu var ve burada 1891’den beri Temmuz ve Ağustos aylarında kilise orgu resitalleri veriliyormuş.
İsmi neden mi siyah? Çünkü 1689 yılında çıkan yangında cephesi kararmış da ondan. Sonra içini yenilemişler tabi. Sonuç olarak ortaya içeriden Barok, dıştan Gotik tarzda bir kilise çıkmış. Siyah Kilise, sadece tarihi hikayeleri ile de meşhur:
Birinci hikaye kilisenin iç duvarlarındaki kurşun izleri hakkında. Kilisenin içinde küçük bir turla duvarlarda kurşun izlerini hatta kurşunların kendisini bile görebiliyorsunuz. İzler düşündüğünüz kadar eski değil. Bunlar 23 Aralık 1989’daki Romanya’da komünizm karşıtı devrimin izleri. Tüm sokak boyunca kiliseye kadar devam ediyorlar. Tabi ki bunlar anonim izler. Silahların kim tarafından ateşlendiği belli olmasa da o kaotik dönemi hissedebiliyorsunuz.
Diğer hakkında çok konuşulan bir yanı da kilisenin dış cephesindeki sütunlardan birinin çatı ile birleştiği yerdeki çocuk heykeli. Çocuk sanki yere bir şey düşürmüş de eğilip onu almaya çalışıyormuş gibi tasvir edilmiş
Piata Sfatului
Sayısız restoran, kafe ve konaklama olanakları burada toplanmış olduğundan şehrin kalbi taa Ortaçağ’dan beri Piata Sfatului Meydanı’nda atıyor. Tam bir Alman Marktplatz’ı. Meydanın ortasında Trompetçi Kulesi ve Casa Sfatului yani konsey binası var. Bu kulede zaman zaman geleneksel kostümler içinde trompetçiler müzik yapıyor.
Biliyorsunuz, Dracula‘nın memleketi Romanya batıl inançların çok kuvvetli bir yermiş. Ne kurt adam, zombi hikayeleri çıkmış bu topraklardan. Eskisi kadar rağbet görmese de hala batıl inançları olan, hatta hatta doğaüstü yaratıklara inanlar var
Mt Tâmpa
Neredeyse tüm Braşov’u çevreleyen Karpat Dağları’nın bir uzantısı olan Tâmpa Dağı, Braşov’u tepeden görmek için en iyi nokta. Burası aynı zamandaTeutonic Knights tarafından yapılan Braşov’un ilk kalesinin de bulunduğu yer.
Şehirden yaklaşık 400 metre yükseklikteki dağa teleferikle üç dakika içinde çıkılabiliyor. Teleferik, şehrin doğusundaki Tiberiu Brediceanu Parkı ile Restoran Casa Pădurarului arasında bir yerden kalkıyor. Pek fazla göz önünde değil ama kime sorsanız gösterir. Yukarıda Restoran Panoramic son durak. Yürümek de ayrı bir opsiyon tabi ki. Dağ boyunca zigzag yolları takip ederek Hollywood stilindeki Braşov yazısına ulaşıyorsunuz. Burada da bir manzara terası var
Cafe
Braşov tam bir cafeler şehri. Sokak aralarında ve her köşe başında lokal çok güzel cafeler var. Croitaria de Cafea, Galleria Art and Coffee, Dr. Jekelius – Pharmacy Cafe ve Shake Coffee bunlardan bazıları.
Bistro
Şehirde bistro yaygın bir kültürü var. Genellikle hepsinin atmosferi güzel ve tarzları da uluslararası-lokal karışık. Biraz turistik olasalar da en iyilerden bazıları Albert Bistro ve Bistro de L’Arte.
Restoran
Daha şık bir ortam ve daha üst sınıf bir akşam yemeği için Restaurant Belvedere manzarasıyla da etkileyici.
Lokal Mutfak
Daha otantik bir seçenek olarak Sergiana tipik Romanya lezzetlerini bulabileceğiniz çok uygun bir yer.
Instagram.com/gezencan
Twitter.com/gezencan
Facebook.com/dunyayigezencan
2 سال پیش
در تاریخ 1401/06/13 منتشر شده
است.
67,149
بـار بازدید شده